Bu sitenin çıkış noktası umut. Bu ülkeye barış gelecekse herkesin ama herkesin emek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Farklı seslere kulak vermenin, paylaşmanın ve konuşmanın vicdanları dirilteceğini umuyoruz. Yaşadıklarımızı paylaştıkça beylik ezberler yerini gerçek insanların yaşadığı gerçek sorunların tartışılmasına bırakacak.

Asker olarak doğulmuyor, bizlere nasıl asker olunduğunu anlatmanızı bekliyoruz.


*Facebook'ta "Askerler Anlatıyor" sayfasına üye olabilirsiniz: Tıklayın

Atatürk'ü Sevdirme Dayağı

Yıl 1978, yer Balıkesir Çayırhisar Çavuş Talimgahı.

İlk askere gittiğim gün daha elbiseyi giymeden bizleri ve gelen bütün acemi erleri bir tarlada toplayıp 3 gün boyunca dikenlerle dolu o tarlayı ellerimizle yoldurdular. İtiraz edenler kasatura ve kemerle dövüldüler.

Daha sonraları gece dersleri başladı. Bizlere Atatürk'ümüzün o güzel söylev kitapları dağıtıldı. Sanırım 2 cilt, okuyanlar bilir. Atamızın söylev kitabını ezberlememiz için bize bir hafta süre verildi. Takdir edersiniz ki bir hafta değil bir ayda ezberlemek dahi belli bir zeka seviyesine bağlıdır. Bir hafta geçti. Biz gece dersine çıktık, çıktık ki ne çıktık... Dünyamız karadı. Başımızda bir çavuş rastgele birisini kaldırıyor, "sen birinci cildin falan sayfasının falan paragrafını söyle" diyor ve sadece baş satırına bakmana müsaade ediyordu. Bir ara benden de bir paragrafı söylemem istendi; ama bilmek ne çare, kimseler bilemiyordu.

Tabi bunun neticesinde de yıkılıncaya kadar dayak yedik. Gece dersleri kabus, o güzel Atamızın bize bıraktığı Nutuk kitabı da nefretimiz olmuştu.

İsimsiz, bize ulaşan eski asker

Zİyaretçİ Sayısı