Bu sitenin çıkış noktası umut. Bu ülkeye barış gelecekse herkesin ama herkesin emek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Farklı seslere kulak vermenin, paylaşmanın ve konuşmanın vicdanları dirilteceğini umuyoruz. Yaşadıklarımızı paylaştıkça beylik ezberler yerini gerçek insanların yaşadığı gerçek sorunların tartışılmasına bırakacak.

Asker olarak doğulmuyor, bizlere nasıl asker olunduğunu anlatmanızı bekliyoruz.


*Facebook'ta "Askerler Anlatıyor" sayfasına üye olabilirsiniz: Tıklayın

Paşa Oğlunun Geceyarısı Partisi

2008 senesinde Kayseri Jandarma Bölge Komutanlığı'nda kısa dönem askerlik yaptım. Aslında karakter icabı askerliği seven bir yapım var. Acemi askerlik eğitimi aldığımız dönemde askerliğin gerekliliklerini yerine getirmek için elimden geleni yaptım ve sağolsun komutanımızın çok değerli iltifatlarına mazhar oldum. Özellikle yemin töreninde tüm kısa dönemler adına konuşma yapmamdan sonra komutanın "Sizin oğlunuz zaten doğuştan askermiş bizim ek bir şey yapmamıza gerek kalmadı" demesi babamı çok duygulandırmıştı.

Fakat usta askerlik döneminde gördüklerim işin içyüzünün hiç de dışardan göründüğü gibi olmadığını anlamamı sağladı. Acemi döneminden sonra 4 ay boyunca askeri gazinonun resepsiyonunda görev aldım. Dürüst olmak gerekirse bir üst kademede bağlı olduğumuz başçavuş komutanımız bizlere bir baba kadar şefkatli ve iyi davrandı. İşini hiç ihmal etmedi ama bizleri de hiç ezdirmedi. Lakin görevim icabı şahit olduklarım gerçekten çok acıydı. bir kaçını kısaca anlatmak isterim.

Görev yaptığımız tesiste tüm astsubay ve düşük rütbeli muvazzaflar için yemek salonu vardı. Fakat üst rütbeliler burada yemeyi istemedikleri için kendilerine ayrıca bir "Subay Salonu" tahsis edilmişti. Bunun yanında ayrıca alay komutanının bir salonu vardı, bunlardan ayrı olarak bölge komutanının da ayrı bir salonu vardı. Dikkatinizi çekerim: Bu salonlar görev yaptıkları ofisler değil sadece yemek yemek için ve misafirlerini karşılamak için kullandıkları VIP salonlarıydı.

Son derece lüks ve çok da geniştiler. İçlerinde birden fazla deri koltuk takımı, son derece pahalı içkiler ve Güney Amerika'dan getirtilmiş purolar vardı.Tesislerde bulunan tenis kortlarını, hobi bahçelerini, özel berberleri, ütücüleri, lüks konaklama odalarını, granit resepsiyonları bir kenara bırakalım, hadi bunlara normaldir diyelim... Fakat üç dört tane VIP salonuna ne gerek vardı anlayamamıştım. Bir tane prestijli VIP salon yaparsın, alay komutanı da, bölge komutanı da aynı salonda misafirlerini karşılar. Yazık, gariban askerler de yemek vaktinde hangi salona hizmet vereceklerini şaşırıyorlardı. Daha buna benzer yüzlerce israf anlatılabilir.

Paşanın Oğlu

Bir gece saat 23:00 civarıydı. Ben o saatlerde gece görevlisiydim. Diğer kısa dönem arkadaş da servis şefiydi. Sabahın köründen beri çalışmış ve o gece vaktinde işini ancak bitirmiş, bir an önce koğuşa gidip dinlenmek istiyordu. Çünkü ertesi sabah tekrar erkenden görevine devam edecekti. Tam çıkacakken paşanın oğlu alaya giriş yaptı ve gazinoya geliyor diye haber geldi. Hemen VIP salon hazırlandı.

Arkadaş daha uzun vakitler gazinoda kalacağını anlamıştı ve morali bozuldu. Paşanın oğlu geldiğindeki manzarayı görseniz askerlikten soğurdunuz. Saçlar jöleli, ağzında sakız. Yanında birkaç erkek arkadaşı ve birsürü kız vardı. Parti yapmaya geldikleri ellerindeki biralardan belliydi. İlk sözleri şu oldu: "Asker, şu biraları dolaba koy, soğuyunca getirirsin. Bir de kantini aç, bize biraz cips-çerez getir."

Bu anlattıklarımda yemin ederim bir gram bile mübalağ yoktur. O gece sabah saat 05:00'e kadar parti yaptılar ve hizmette kendilerine kusur edilmedi. Arkadaşım sadece 2 saatlik uykuyla ertesi gün 12 saatlik görevine aynen devam etti. Ben gördüğümü anlatıyorum şimdi siz buna ister vatan hizmeti deyin ister aklınızdan geçen başka bir isim verin. Yorum sizin.


Beyaz Lekeli Domates

Birgün bahsi geçen paşa öğle yemeğine geldi. Özel terasında kendisine servis edilen kebapların yanına gelen dometesi beğenmedi. Kabuğu doğranmış olmasına rağmen içinde bazı yerlerde beyaz lekeler vardı. Emir subayına domatesi uzatıp "bu ne ya, alın götürün bunu gözüm görmesin" dedi. Emir subayı da aynı domatesi getiren garsonun yüzüne atıp "bu ne lan" diye hakaret etti. Sivil hayatında Hilton'da şef garson olan arkadaş yüzü gözü domates içinde resepsiyona geldi ve sadece "Allah bunları ıslah etsin" dedi. Çok da şaşırmamıştı, çünkü paşa ile sürekli muhattap olduğu için bu tür yaklaşımlara alışıktı.


Askerin Kalbi Durdu

Paşanın emir subayı, sivil hayatta "dışarda dolaşması tehlikelidir" raporu verilebilme olasılığı olan bir karakterdi. Asker dövmeye alışmıştı. Kickboksçu olduğu için de askerler ondan çok korkardı.

Bir keresinde paşa şöförlerinden biri arabasında uyuyakaldı diye çocuğa tekme tokat girmiş. Çocuk en son göğsüne yediği yumruk ile yere yığılmış. Kalbinin durduğunu anladığında emir subayı panik olmuş ve hemen kalp masajı yapmış, çocuğu zar zor askeri hastaneye yetiştirdiler, kurtardılar. Buna bizzat şahit olan kısa dönem arkadaşım idi. O da bir ay sonra karnına yediği bir yumruk ile koruma görevinden atıldı ve ilçelerden birine sürüldü.

Daha bunlardan onlarca anlatabilirim. Korgenaral geldi diye 3 gün resepsiyonda yatan askerlerden komşu illere alışverişe giden komutan eşlerine kadar neler gördüm neler. Başka askerlerin şahit oldukları kimbilir neler vardır. Özellikle paşalar ve eşleri imparatorlar gibi yaşıyorlar, bunu bilin. Vatan-millet-sakarya edebiyatı yapıyorlar; ama bir elleri balda diğeri kaymakta bilginiz olsun. Hepsini itham etmek doğru olmaz. Ama verilen sınırsız olanaklar çoğunu bu hale getiriyor.

Bunun yanında dürüst, mütevazi, gerçekten askerliğin hakkını veren komutanlar yok mu ? Tabi ki var.. Hem de dolu. Onlar da bu olup bitene çok kızıyorlar. Fakat hiyerarşi yüzünden ellerinden bir şey gelmiyor. Çok açık konuşuyorum , donunu yıkamaktan çekinmeyeceğim komutanlar da gördüm. Askerlere evlatları gibi davranan birsürü komutan da var. Ama sistem bu tür adamları yükseltmek yerine dışlıyor ve eziyor. Genelde bu tür komutanlar paşa olamıyor. Ben bunu gördüm, bunu söylüyorum.

Askerlik dediğimiz şey teoride vatan hizmeti olabilir; ama birçok yerde pratik olarak uygulanan şey mantıksızlık silsilesi ve modern köleliktir.

İsimsiz, bize ulaşan eski asker

Zİyaretçİ Sayısı