Bu sitenin çıkış noktası umut. Bu ülkeye barış gelecekse herkesin ama herkesin emek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Farklı seslere kulak vermenin, paylaşmanın ve konuşmanın vicdanları dirilteceğini umuyoruz. Yaşadıklarımızı paylaştıkça beylik ezberler yerini gerçek insanların yaşadığı gerçek sorunların tartışılmasına bırakacak.

Asker olarak doğulmuyor, bizlere nasıl asker olunduğunu anlatmanızı bekliyoruz.


*Facebook'ta "Askerler Anlatıyor" sayfasına üye olabilirsiniz: Tıklayın

Dayağımızı Yesek de Gitsek

1998, Foça.

Bu sitede yazılanlara inanmayanlar var. Haklılar. İnanılmaz olaylar, o yüzden inanamıyorlar. Bizi Yunan'a teslim etsen TSK'ya karşı bu hisleri beslememize sebep olamazlardı. Bu açıdan Yunan'dan daha başarılı bir komutanımız vardı, Yüzbaşı Cumhur. Tebrik ediyoruz kendisini.

İçtima alanına bizi dizip sorar: "Çocuklar benim güzel bir bacım var. S...r misiniz?" Parmağı ile bizi işaret ederek: "Sen sen? Hı? Hayır, s.kemezsiniz. Ama ben sizin hem ananızı hem bacınızı s.kerim."

Ne cevap vereceksin? Ne hissedeceksin?

Lojmanlarda kalorifer dairesinde çalışan Er Murat'a hala üzülüyorum. Cumhur Yüzbaşı önce 4 kat aşağı iner ve çocuğu döver: "Açsana kaloriferi." Murat, kaloriferi açar. Yüzbaşı yine iner ve döver: "Yanıyoruz hayvan oğlu hayvan, kıs biraz." Murat, uzun bir süre devamlı dayak yedi. Sonunda ne oldu bilmiyorum.

Muhaberede çalışan arkadaşların telefon bağlama diyaloglarında duymadıkları hakaret kalmaz. İstisnasız hepsi uykularında sayıklarlar. Hadi yalan deyin. Subay ve astsubaylar telefonda bekletilince hakaret etmez deyin.

Hadi bunları geçtik. Acemi birliğinde 400 kişi, abartmıyorum tam 400 kişi dayak yedik. Hem de 3 ay önce gelmiş başka bir askerden. Adresini de aldım gerçi ama sonra vazgeçtim. Allah belasını versin.

İlk dayağım olduğu için korktum. Heyecanlandım. Sıra kalabalık olduğu için yavaş ilerliyordu, en sonunda heyecanım uçmuş yerini "dayağımızı yesek de artık gitsek" hissi almıştı.

Acemi birliğinde konserlere gitmek zorundasınız. Gitmeyenleri hastalıklı çavuşlara verip "şunları iyice bir eğit" diyorlar. Onlar da askerleri konser süresince merdivenlerden aşağı yukarı yürüterek eğitiyorlar. Eğitim adı altında psikolojik işkenceye maruz kalıyorsunuz. Bilet aldım, konserin kapısında oturdum. Parası olmayan arkadaşlar ve yaşadıkları adına üzgünüm.

Sayfalarca yazılabilir. Bizzat kendi yaşadıklarımdan yola çıkarak ben bu sitede yazılanlara inanıyorum. Vatan aşığı, büyünce asker olacağım diyerek gezen ben... Hiçbir düşman bunu düşünmemi sağlayamazdı.

Kim kimi askerlikten soğutuyor? Bütün komutanlar hakkında halkı askerlikten soğutma davası açılsın. Yazan çizen hakkında değil, olayı icra eden hakkında.

Ben "a.k. askeri gel buraya" kişisiyim. Adım o sanırım. Kişiliğim ise orada kaldı.

İsimsiz, bize ulaşan eski asker

Zİyaretçİ Sayısı