Bu sitenin çıkış noktası umut. Bu ülkeye barış gelecekse herkesin ama herkesin emek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Farklı seslere kulak vermenin, paylaşmanın ve konuşmanın vicdanları dirilteceğini umuyoruz. Yaşadıklarımızı paylaştıkça beylik ezberler yerini gerçek insanların yaşadığı gerçek sorunların tartışılmasına bırakacak.

Asker olarak doğulmuyor, bizlere nasıl asker olunduğunu anlatmanızı bekliyoruz.


*Facebook'ta "Askerler Anlatıyor" sayfasına üye olabilirsiniz: Tıklayın

Susuzluk Eğitimi

Yıl 2007, İzmir Yenifoça'da komando acemi eğitimi alıyorduk.

Yenifoça'yı bilenler bilir, Bekaa Vadisi gibi arazi şartlarının çok zor olduğu, insanlığın bittiği ve devreciliğin en üst seviyede olduğu bir eğitim birliğidir. Ağustos ayı olduğu için sıcaklık yüksek derecede, bölük ağır eğitimden gelmiş, tabur içtima alanında ayakta bekliyor. Herkes bir damla su arıyor içmek için. Sonra teğmen 10 dakikalık dinlenme süresi verdi. Herkes tuvaletlere koştu su içmek için, ama nerde! Rütbeliler asker su içmesin diye tüm su bağlantı şebekelerini kestirmiş. Kantin de kapalı olduğu için su içemeden 10 dakika doldu.

Yine toplandık, ayakta bekliyoruz. Teğmen yine sahneye çıktı, elindeki su şişesinden suyun yarısını içti ve geri kalan kısmını yere döktü. Gülerek bunların bize eğitim amaçlı yapıldığını söyledi. Askerleri saatlerce susuz bırakmak eğitimmiş.

Yine bir sabah, sabah içtiması için bölük binası önünde toplandık. Bot boyası olmadığı için botlarımı boyayamamıştım. Uzman çavuş görüp "bu ne lan" dediğinde "efendim boyam yok" demeye kalmadan suratıma iki tane yumruk yedim. Ben ne olduğunu anlayamadan "burda efendim yok lan" dedi. "Komutanım diyeceksin" dedi.

Bu zihniyet değişmediği sürece askerlik yapılmaz.

İsimsiz, bize ulaşan eski asker

Zİyaretçİ Sayısı