Ben askerliğimi 2000-2001 yıllarında Eski Foça’da, Amfibi (şimdiki ismi Leventler) Tugayı'nda yaptım.
Keşke doğmasaydım ve o askerliği yapmasaydım. Kaç kere firara kalkıştım, ama neticede bitirdim. İnanın şu an 15 milyon dolarım olsa, askerlik yapmama karşılığında hepsini veririm bir daha gitmem. Anlatmakla bitmez ki... 1. Bölük Komutanı C.A.Ş.’ün yaptıklarını mı, 2. Bölük Komutanı İ.Ş.’nin yaptıklarını mı?
İnsanların analarına, bacılarına, eşlerine yaptıkları küfürleri mi, askerlerin hiç uğruna bir çuval dayak yediklerini mi? Askeri eşek gibi özel hizmetlerinde kullandıklarını mı, kahvaltılık peynirleri bile mutfaktan çaldıklarını mı?
Özel araçları ile tugaya gelirlerdi, her akşam çıkışta mutlaka araçlarında bir şeyler olurdu.
Yüzbaşı C.A.Ş. Tabur Komutanını yalaya yalaya bitirmişti. Sırf komutan görsün diye, Ramazan'ın ortasında komutanın odasına ağzında sigara ile girerdi. Botunu iyi boyayamadığı ya da çağrıldığında odasına 2 saniye geç girdiği için postası (hizmetli) ve bölük yazıcısı sayısız kez ondan dayak yemiştir.
Hele Kıdemli Yüzbaşı İ.Ş... Koşamadığı için dayak ata ata kanala düşürdüğü çocuğa şahit olan binbaşının “öldürdün çocuğu İ. yaa” demesi üzerine gemi iyice azıya alıp, her sabah içtima sırasında, ere “ananı..., karını..." deyip, defalarca aynı küfürleri tekrarlardı. Ancak askerin de dayak yemekten bıkarak “doğrudur” demesiyle bundan vazgeçti; ama bu durum haftalarca devam etti.
C.A.Ş.da İ.Ş. de Türk askeri değillerdi bence. Onlar kesinlikle bölücü bir örgütün elemanları idi ve bu tür hareketlerle insanlarda nefret uyandırmak için orduya yerleştirilmiş insanlardı.
Çünkü Türk askeri böyle olamaz. Mümkün değil.
İsimsiz, bize ulaşan eski asker