Bu sitenin çıkış noktası umut. Bu ülkeye barış gelecekse herkesin ama herkesin emek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Farklı seslere kulak vermenin, paylaşmanın ve konuşmanın vicdanları dirilteceğini umuyoruz. Yaşadıklarımızı paylaştıkça beylik ezberler yerini gerçek insanların yaşadığı gerçek sorunların tartışılmasına bırakacak.

Asker olarak doğulmuyor, bizlere nasıl asker olunduğunu anlatmanızı bekliyoruz.


*Facebook'ta "Askerler Anlatıyor" sayfasına üye olabilirsiniz: Tıklayın

Tavla İki Kişi Oynanır

Askerliğimi 78/4 tertip, Gümüşhane Şiran'da yaptım.

Bizim bir bölük komutanı üsteğmen vardı. Bir gün beni sağlam bir tokatlamıştı. Olayı anlatayım da sizler de anlayın. Rütbelilerin gazinosundan bir arkadaşla tavla alıp oynadık. (Yapmamamız gerektiğini biliyorum). Gazinoya bakan çaycı da gitmiş benim adımı verip "komutanım, arkadaş buradan tavlayı alıp oynadı", diye şikayet etmiş. Üsteğmen beni çağırdı ve "ulan sen burda nasıl tavla oynarsın" diyerek sayısını hatırlayamadığım kadar tokat attı bana. Sonra da "siktir git" diyerek serbest bıraktı beni.

Yalnız kafama takılan şu oldu ve hala da takılmakta. Bu gerizekalı, tavlanın 2 kişi oynandığını biliyor. Ulan hadi sen oynadın, sopayı da yedin, peki diğer oynayan kimdi diye ne bana sordu ne de çaycıya. Ben de o çaycı gibi şerefsiz olmadığım için arkadaşımı satmadım. Tavlayı ben kazandım, sopayı da ben yedim. Adam hem yenilip hem de sopa mı yeseydi?

İsimsiz, bize ulaşan eski asker

Zİyaretçİ Sayısı