Bu sitenin çıkış noktası umut. Bu ülkeye barış gelecekse herkesin ama herkesin emek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Farklı seslere kulak vermenin, paylaşmanın ve konuşmanın vicdanları dirilteceğini umuyoruz. Yaşadıklarımızı paylaştıkça beylik ezberler yerini gerçek insanların yaşadığı gerçek sorunların tartışılmasına bırakacak.

Asker olarak doğulmuyor, bizlere nasıl asker olunduğunu anlatmanızı bekliyoruz.


*Facebook'ta "Askerler Anlatıyor" sayfasına üye olabilirsiniz: Tıklayın

Torunlara Şakalar...

Askerliğimi Urfa Ceylanpınar'da yaptım, 82/4.


Son günlerimizi sayıyoruz, torunlar geldi [yeni gelen askerler]. Bunlara bir şaka yapalım dedik. Ben asteğmen oldum, bir devrem astsubay. Torunları karakol önünde sıraya dizdik. Bana bir çay geldi. "Bu ne lan!" dedim bardagı yere fırlattım. Torunlar korkudan altına edecek. İçimden kopuyorum, kendimi zor tutuyorum güleceğim diye.


Sonra bizim devrelerden birini deli rolüne soktuk. Güya deli olan nezarette kalıyor. Üstü başı paramparça koşmaya başlıyor. Oradan biri bağırıyor: "Komutanııımmm, deli kactı". Peşinden Sedat devrem elinde bir K9 köpekle koşuyor. Bir baktım torunlar duman olmuş, her biri bir tarafa kaçıyor. "Asker nereye?" diye bağırıyorum; ama beni tınlayan kim?


İsimsiz, cepforum.com sitesinden alıntı

Zİyaretçİ Sayısı