Bu sitenin çıkış noktası umut. Bu ülkeye barış gelecekse herkesin ama herkesin emek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Farklı seslere kulak vermenin, paylaşmanın ve konuşmanın vicdanları dirilteceğini umuyoruz. Yaşadıklarımızı paylaştıkça beylik ezberler yerini gerçek insanların yaşadığı gerçek sorunların tartışılmasına bırakacak.

Asker olarak doğulmuyor, bizlere nasıl asker olunduğunu anlatmanızı bekliyoruz.


*Facebook'ta "Askerler Anlatıyor" sayfasına üye olabilirsiniz: Tıklayın

Köle Pazarı Gibi

Ben askerliğimi 96\1 tertip denizci olarak İskenderun'da yaptım. Üniversiteden terk olduğum için uzun dönem yapma şansızlığı da beraberinde geldi tabii ki.

Aslında ben vatansever bir insanımdır. Askerde yaşadıklarım beni vatanımı sevmekten uzaklaştırmadı ama askerliğin mantıksızlığı beni hayretler içerisinde bıraktı.

1996 yılı 28 Şubat. İskenderun Deniz Eğitim Alayı.Saat 16 gibi Lumbarağzı'na geldim. Biraz kuyruk bekledikten sonra nihayet giriş yaptım. 18 saat yoldan sonra tam 6 saat ayakta anfilerin önünde hazırol vaziyetinde bekledik. Saat 22'de artık bizim işlemlerimize o gün başlamama kararı vermiş olacaklar ki koğuşlara uygun adım, marş marş gittik. Herkes bulduğu yere yatıverdi ama uyumak ne mümkün. Usta askerler sırf hava atmak için koğuşlarda sabaha kadar muhabbet ettiler. 18 saat süren uykusuz yolculuktan sonra bir de bunların yüzünden sabahladık.

Bir ara WC'ye gitme talihsizliğinde bulundum. WC'de 6 kapı var. İlki doluydu. Ben de her insanın yapacağı gibi bir yanındaki tuvalete girdim. Daha kapıyı kapatmamla birlikte kapı yumruklanmaya başladı. Açtım ve insan azmanı çavuşu gördüm.``Lan balta, bu tuvaletler denetlemelik bilmiyor musun!`` Ben bunu bilmemekle suçlanıyorum ama hala sivil elbiseler üzerimde. Velhasılı biz beş hafta boynca 200 kişi, yani bir bölük, 6 tuvaletten sadece birini kullanabildik. Sabah akşam 200 kişi kuyrukta. Böyle bir mantıksızlık nasıl izah edilir ki?

Derken usta birliği. Denizaltıya düştüm malesef. Ama önce Denizaltı Eğitim Merkezinde 3 ay kurs görecekmişiz. 3 ay boyunca sadece 20 dakika kurs görebildik. Onun haricinde sabah akşam mıntıka temizliği, balyozla karanlık odalara pencere açma, 5 kamyon kumu kamyonla dökebilecekken kovalarla 300 metre ileriye taşıma, tıkanan lağım borularından ellerimizle b.k çıkarma, hafta sonları subayların, astsubayların ve hatta eşlerinin arabalarını yıkama ve yaklaşık 30 kişinin evini taşıma işlerini yaptık. 70 kursiyer sabah içtimasında koyun gibi dizilir köle pazarındaki gibi iş için seçilmeyi beklerdik. Askerlik bunun neresinde anlayamadım. Gene de vatan sağolsun...

İsimsiz, bize ulaşan eski asker

Zİyaretçİ Sayısı