37 Yıl Geçti Unutamadım

Ben 57 yaşımdayım. Bundan 37 yıl öncesini sizlerle paylaşacağım. Askerliğimi Sarıkamış 9'uncu Tümen, Ulaştırma Bölüğü'nde er olarak yaptım.

Bölük komutanımız; insanlığın hiçbir kısmından nasibini almamış, despotik bir ruha sahip Yüzbaşı Ü. Y. idi. Adam o kadar despottu ki, hergün 5-10 askeri dövüp hakaret etmeden rahat edemiyordu. Ama içlerinden en acı olanı Malatyalı bir arkadaşımızın dili dönmediği için "R" harflerini "K" olarak telaffuz etmesi ve yüzbaşının adını doğru söyleyemediği için gece-gündüz yediği dayaklardı. Öyle ki, bu arkadaşımız yediği dayaklar nedeniyle birgün aklını oynatmıştı... Bu olaydan sonra Malatyalı arkadaşımızın başına gelenler, bizim de başımıza gelir diye çok korkuyorduk! Askerlik bizim için esir kampından farksızdı.

Yine birgün bir devir-teslim sırasında depodan bir tabancanın çalındığı iddia edildi. Bu olay "Despot Yüzbaşı"ya bildirildiğinde bütün bölüğü içtimaya çekti, eratı "silahı ortaya çıkartın" diyerek tekme tokat dövmeye başladılar. Dayağın dozu her geçen gün biraz daha artmaya devam ediyordu. Bu arada bölüğümüzdeki astsubaylar da, Yüzbaşı Ü. Y. yorulunca devreye giriyor ve dayak faslına devam ediyorlardı. Sonunda silahın kaybolmadığı ve yüzbaşının odasında olduğu ortaya çıktı da koca bir bölük işkenceden kurtulduk!

Evet o günlerin üzerinden 37 yıl geçti ama ben ne yazık ki, askerlik anılarımdan söz ederken aklıma hep yaşadığım kötü hatıralar geliyor. Bugün bile Yüzbaşı Ü. Y.'ı, Astsubay D. D.'nu, R. T.'yi, S.I'yı ve adını hatırlamadığım diğer astsubayları lanetle anıyorum.

Recep Aydın, bize ulaşan eski asker