Komutanın Çocuğunun Emir Eriydim

329. kısa dönem olarak Gelibolu'da askerlik yaptım. 1 aylık acemi birliğinden sonra sosyal tesislerde durumu iyi olmayan öğrencilere ders anlatmak için görevlendirildim.

Mehmetçik Dershanesi açılmıştı ve 19 tane öğretmen orada görevlendirilmiştik. Görünüşte durumu iyi olmayan öğrenciler içindi; ama üst düzey subay çocuklarına özel ders verirdik. Orduevi müdürünün çocuğuna özel ders veriyordum. Çocuğun keyfine göre ders anlatıyordum. Yani çocuğun emir eri gibiydim.

Yarbay T. B. nin çocuğu babasının resmi arabasıyla Mehmetçik Dershanesi'ne geliyordu. Yanında da şoförü ve başka bir asker olurdu. Anlayacağınız 1 asker arabayla getiriyor, 1 asker ona hangi hocanın hangi saatte ders anlatacağını belirtiyordu, öğretmeni de (ben) ders anlatıyordu.

Hiç unutmam birgün çok hastaydım. 3 günlük rapor almıştım. Orduevi müdürü Yarbay T. B. sosyal tesise telefon etti: "Hoca hazırlansın, 2 er gelip onu subay orduevine götürecek, bizim çocuğun ödevi var, yapsın." Saat 23.00 civarıydı. Beni hasta yatağımdan apar topar kaldırdılar, inanın zar zor giyindim. Yarbayın ismini duyan nefes alamazdı korkudan. O gece o ödevi hazırlayana kadar diğer 2 erle birlikte subay orduevindeydik. Yarbayın odasındaki yazıcıdan renkli çıktıları aldık, dosyaladık, ödevi çocuğa teslim ettik. Tabii bu işi başka bir er yaptı. Orada görevli başka bir er.

Şunu söyleyebilirim: Askere gitmeden önce çok severdim TSK'yı. Hatta MSN'de TSK diye isim kullanıyordum. Çok severdim. Ama içyüzlerini gördüm. Şu an nefret ediyorum. O tür insanlar bu kurumu yıpratıyor ve kimse hiç ses çıkartmıyor. Daha anlatacak çok şey var. İnşallah başka bir zaman başımdan geçenleri anlatırım uzun uzun.

İsimsiz, bize ulaşan eski asker